11 Kasım 2017 Cumartesi

Yaşıyorum

    Yaşıyorum, her sabah kalkıp dünyamızı daha da mahvetmek için ve buna seyirci kalabilmek için yaşıyorum. Yaşıyorum, çünkü onların isteklerini, arzularını yerine getirebilmek için cebime konulmuş en değerli şeyi, zamanımı onlar için harcıyorum. Geride bıraktıklarıma bakıp hala aynı yerinde saydıklarını görmek için, fikirlerini değiştirmeyenleri, düşünmeyenleri, sorgulamadan yaşayanları, bunları izlerken benim nerede olduğuma dair en ufak bir fikrimin olmamasını ve sanki bir bokmuş gibi boşluğa doğru gidişimin soğukluğunu tenimde hissedebilmek için yaşıyorum. Her yeni güne geceden kalan fikirlerimi, kafa patlattığım konuları ve cevapsız kalan onca alakalı veya alakasız şeyleri bir kenara bırakıp son bir umutla faydalı bir şeyler yapmak ve başarmak için ve en önemlisi iyi hissedebilmek için yaşıyorum. Hayal kurarken harcamış olduğum enerjimin boşa gittiğini o günün sonuna gelindiğinde yüzüme tokat gibi çarpmasını ve onun acısını kalbimde hissedebilmek için yaşıyorum. Yorganın altına girip bir fenerle korkularımı bastırabilecek iken yatağımdan çıkıp bilmediğim bir odada karanlığın sahibini ve ışığa açılan kapının kolunu arıyorum.

    İnsanlara kafamdakileri anlatıp bir çare bulabileceğimi zannedip aslında yanıldığımı görmek için yaşıyorum. Bilmeliyim ki onların en büyük korkuları gerçeği bilmeleri mümkün iken kurulu olan yapay düzenden çıkıp gerçeğe ulaşmak için gidilen o yolda kaybolmak. Bunu göze alabilen insanlarla karşılaşma ümidiyle yaşıyorum. İnsanlardan uzaklaşarak buna ulaşamayacağımı bilmeme rağmen kaçıp bir köşede kendi acizliğime iğrenerek bakmak için, kendimden nefret etmek için yaşıyorum. 

    Gözlerine bakmanın hazzını o an geldiğinde bile kelimelerle ifade edememek için, ona sarılabilmek ve gerçekten böyle birinin acaba hayatımda olup olamayacağını öğrenmek için yaşıyorum. Birini sevmekten bu kadar korkarken, güvenmekten vazgeçmişken, her gün kırılmalarıma bir yenisi daha eklenirken aslında yaşıyorum diyebilmem için gerekli olan şeylerden birinin eksildiğini fark ediyorum. 

Güzel bir şarkı bulup kendimi onunla öldürüyorum sonra bir şarkı daha duyup hayata onunla geri dönüyorum. "Düşüncenin gözü ne zaman görmeye başlar?" diye sorar Platon ve yanıtlar: "Gözlerimiz keskinliğini yitirince." Düşüncelerim bedenimin taşıyamayacağı ağırlığa geldiğinde bir soruya cevap buluyorum. Ölmek için yaşıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder